DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 4

DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 4

ÜMRANİYE'DE 16 KATLI BİNADA YANGIN (2)

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN - Murat KORKMAZ - İsa ALMAÇAYIR - İstanbul DHA - ÜMRANİYE'de bulunan 16 katlı binada yangın çıktı.Ümraniye Çamlık Mahallesi İkbal caddesinde bulunan 16 katlı binanın 10'uncu katındaki dairede saat 16.30 sıralarında yangın çıktı.

Henüz bilinmeyen nedenle çıkan yangında daireyi alevler sardı.Binadakiler hemen dışarıya çıktı.Yangına müdahale için çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale etti.

Yaklaşık yarım saat süren çalışmalar sonucu yangın kontrol altına alındı.Yangına müdahale eden bir itfaiye eri dumandan etkilendi.

Görüntü Dökümü: -------------------Alev alev yanan daire-İtfaiyenin müdahalesi-Dumandan etkilenen itfaiye eri-Binadan çıkanlar-Detaylar

====================

2 - PROF.DR. NACİ GÖRÜR: FIRTINA ÖNCESİ SESSİZLİK

Haber-Kamera: Nermin GEYİK - İdris TİFTİKCİ- Can EROK İstanbul DHA - Prof. Dr. Naci Görür, "Bu bulunduğumuz zamanı fırtına öncesi sessizlik diye algılayabiliriz. 1999 depremleri Marmara'nın altındaki fayı dolayısıyla kabuğu tetikledi. Bu kabuk çatırdamaya başladı. Günün birinde kırılacak" dedi.

"1999 MİLATTIR DİYORDUK AMA HER ŞEY ESKİSİ GİBİ OLDU"Bilim Akademisi Üyesi Prof.Dr.Naci Görür, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası'nda basın toplantısı yaptı. "İstanbul deprem bekliyor" diyen Görür, "Bu bulunduğumuz zamanı fırtına öncesi sessizlik diye algılayabiliriz. 1999 depremleri Marmara'nın altındaki fayı dolayısıyla kabuğu tetikledi.

Bu kabuk çatırdamaya başladı.Günün birinde kırılacak.Yer bilimciler olarak, 1999 depremlerinden sonra 30 yıl içinde en az 7 büyüklüğünde depremin olacağını ilan ettik. İstanbul'da da alarm verdik. 1999 depremlerinden hemen sonra İstanbul'u gelecek depreme hazırlanan olmalıydı.

Başlangıçta niyetleri ve gayretleri iyiydi.Belediyeler afet işleri kurdu.Konteynerler kuruldu.Toplanma alanları belirlendi. İletişim parametreleri işler hale getirildi.Sonuç olarak da çalışmalar hızlandı.Yapı stoku elden geçirilmeye başlandı.

Yollar köprüler viyadükler üzerinden çalışmalar yapıldı.Ama bu çalışma fazla sürmedi.Biz depremi 2 yıl içinde unuttuk.Depremi unutmayacağız, 1999 milattır diyorduk ama her şey eskisi gibi oldu. İstanbul'u depreme hazırlama noktasında önemli şeyler de yapıldı.

Alt yapı belli ölçüde elden geçti köprü, viyadük, devlet daireleri güçlendirildi.Okullar, hastaneler güçlendirildi.Ama bu yapılan şeyler, yapılması gerekenlerin yanında oldukça az. Şimdi İstanbul'u depreme hazırlama 20 yılda olabilirdi.

Neler yapılabilirdi veya bundan sonra neler yapmalıyızı konuşmak gerekirse, İstanbul'u ya da bir kendi oluşturan parametreleri deprem güvenli hale getirmek lazım.Kent bileşenleri Yönetim, halk, çevre, yapı stoku alt yapı ve ekonomi gelir" dedi.

"RİSK ÇALIŞMALARINA BAŞLANMASI GEREKİR"Görür, "Önce yönetimin organize olması ve bir afeti nasıl yöneteceğini bilmesi, ona göre gerekli planlamaların hazırlıkların içinde olması yapılması gerekir.Yönetimin yapacağı en önemli şey tehlike analizi yapmak.

Tehlikeyle ilgili tüm bilgileri ortaya koymaktır.Daha sonra bu tehlike gerçekleştiği takdirde riskler neler olacaktır, onları belirlemek ve risk haritalarını İstanbul'da ölçeğinde ya da her bir ilçe için yaptırmalıdır. Üçüncü adımda risklerin en fazla olduğu yerlerde nisk çalışmalarına başlanması gerekir" şeklinde konuştu.

Görür halkın da deprem konusunda bilinçsiz olduğunu kaydederek "Halk depremin ne olduğunu biliyoruz anladık diyor ama fiiliyatta bu böyle değil.Henüz halkımız, deprem öncesi ne yapacağını bilmiyor veya umursamıyor.

Oturdukları binaların depreme güvenlikli olup olmadığını yaptırmış ve bunu gereğini yapmış değil.Deprem sırasında ailece ne yapacaklarını, sarsıntı başladığında nereye kaçacaklarını nerede duracaklarını, çocuklarına öğretmiş değil, bunun tatbikatını yapmış değil.

Sarsıntı sırasından merdivenleri kullanmak suretiyle ya da asansörlere hücum ediyorlar. Üçüncü, dördüncü kattan aşağıya inmek gibi bir yanlışlık içine giriyorlar.Aile bireyleri deprem sonrası elektrik-doğalgaz şalterini nasıl kapatacaklarını bilmiyor.

Halk deprem güvenli yaşam tarzını bilmiyor evini depreme uygun düzenlemiyor.Yatak odalarında büyük gardıropların altında yaşıyor, duvara tutturmuyor.Olabilecek bir depremde gardırobun nelere sebep olacağının bilincinde değil" dedi

"DEPREM EN BÜYÜK ÇEVRE FELAKETİDİR"Depremde oluşabilecek çevre kirliğine de dikkat çeken Görür, "Deprem en büyük çevre felaketidir. Çevreyi koruyacak önlemler alınmamıştır.Olabilecek milyonlarca ton molozun nereye konacağı nasıl bertaraf edileceği, molozların ekonomiye nasıl kazandırılacağı, nerelerde gömüleceği, saklanacağı, hava su toprak, yer altı suyuyla, göl veya denizle temasın nasıl engelleneceği konusunda bir çalışma yok" ifadelerini kullandı.Görür, "Yol ve viyadükler belli ölçüde elden geçti ama doğal gaz şebekesi, tatlı su şebekesinin atık, kanalizasyon şebekesinin ne ölçüde deprem güvenli olduğunu bilmiyoruz.

Olası bir depremde nerede ne kadar yangın çıkacak bilmiyoruz. İstanbul'daki tatlı su barajları ne ölçüde depreme dayanıklı bilmiyoruz.Deprem sırasında insanlar suya yiyeceğe muhtaçken salgın hastalık kol gezerken İstanbul'daki barajların kaybedilmesi durumunda olabilecek afet en az deprem kadar önemli olacaktır" dedi.

Görüntü Dökümü: ----------------Naci Görür açıklama

====================

3 - FAZLA GELEN HESABA SİNİRLENDİ MOLOTOF KOKTEYLİNİ YANLIŞ MEKANA ATTI

Çağatay KENARLI/ İSTANBUL, - KADIKÖY'de gittiği barda yüksek hesap gelmesine sinirlenen bir kişi, molotof kokteylle bara saldırdı.Molotof kokteyl başka bir kafeye isabet ederken, saldırı anları güvenlik kamerasına yansıdı.Olay, Kadıköy Rasimpaşa Mahallesi Misak-i Milli Sokak'ta gece 00.30 sıralarında meydana geldi.

Eğlenmek için bir bara giden şüpheliler hesabın yüksek geldiğini söyleyerek bar sahipleriyle tartıştıktan sonra bardan çıktılar.Bir süre sonra iki şüpheli barın önüne gelerek ellerindeki molotof kokteyllerini bara attı.

Fakat molotof kokteyli barın yanında bulunan kafeye isabet etti.Polis ekipleri olayla ilgili yaptığı çalışmalarda çevrede bulunan güvenlik kameralarını inceledi.Yapılan çalışmalarda kimliği belirlenen 1 kişi yakalanarak gözaltına alındı. Şüpheli Yunus A.

emniyette verdiği ifadede barda gelen hesaba sinirlendiğini, o yüzden bara molotof attığını fakat molotof kokteylinin bar yerine yanlışlıkla kafeye isabet ettiğini söylediği öğrenildi.Yunus A.'nın molotof kokteyli atarak kaçtığı anlar güvenlik kameralarına yansıdı.

Görüntü Dökümü--------------İki şüphelinin gelişi-Şüphelinin molotof attıktan sonra kaçması-Genel ve detaylar

==================

4 - POS CİHAZI DOLANDIRICILARININ KURBANI OLMAMAK İÇİN NE YAPILMALI Siber Güvenlik Uzmanı Osman Demirci,

"Günlük harcama limitlerimiz çok az ve küçük olabilir"

Haber-Kamera: Şahin BOZKURT-Cemil ÖZDEMİR/İSTANBUL,İstanbul'da yazılımı değiştirilmiş POS cihazlarıyla sipariş götürdükleri kişilerin kart bilgilerini kopyalayarak 50 bin lira dolandırdığı belirlenen 5 motosikletli kurye tutuklandı. Uzmanlar, benzer dolandırıcılığa kurban gitmemek için günlük limitin en aza indirilmesini öneriyor.

DOLANDIRICI MOTOSİKLETLİ KURYELER YAKALANDIİstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne bağlı ekipler, iş yerlerinde moto kurye olarak çalışan ve sipariş götürdükleri evlerdeki kişilerin banka kartı ya da kredi kartlarını yazılımı değiştirilen POS cihazlarına kopyalayarak bilgilerini alan kişilere yönelik operasyon düzenledi.

Yapılan operasyonda bu yöntemle kopyaladıkları bilgileri başka bir manyetik karta aktararak 50 bin lira haksız kazanç elde eden B.Ç, M.F.G, F.S, A.T ve H.A gözaltına alındı.

Adreslerde yapılan aramada şüphelilere ait yazılımı değiştirilmiş üç adet POS cihazı ve çok sayıda dijital materyal ele geçirildi. Şüpheliler Emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

UZMANINDAN TAVSİYELERDolandırıcıların yöntemini anlatan Siber Güvenlik Uzmanı Osman Demirci, "Ürününüzü teslim aldınız ve artık ödeme aşamasına geldiniz, size uzatılan POS makinesi genellikle sahte ya da üzerine zararlı yazılım yüklenmiş bir POS makinesi oluyor. İlk işlemler orada gerçekleştirmeye çalışıyormuş gibi görünüyor ama bütün kart bilgileriniz kopyalanıyor. Sonrasında işleminizi gerçekleştiremedik diyorlar ve olması gereken POS makinasıyla ödemeniz alınıyor" dedi.

"FARK EDİLMESİ GERÇEKTEN ÇOK ZOR"İlk yapılan işlemin normalde yapılandan farklı olduğunu söyleyen Osman Demirci, "Onların arabirimleri biraz daha farklı POS makinasında standart bir görüntüsü vardır, onlardan biraz daha farklı. Çok dikkatli bir tüketici bunu fark ediyor olabilir ama genel olarak fark edilmesi gerçekten çok zor.

Farkına vardıktan sonra yapılması en önemli şey kartın kapatıldığından emin olunması gerekiyor.Bankayla hemen iletişime geçilmeli.Kuryenin sahibi kurumla hemen iletişime geçilmesi gerekiyor.Sonrasında mutlaka kolluk kuvveti bilgilendirilmeli" dedi.

GÜNLÜK HARCAMA LİMİTLERİ EN AZA İNDİRİLMELİDolandırıcılara karşı alınması gereken önlemleri anlatan Demirci, "Tanımadığımız bilmediğimiz sürekli alışveriş yapmadığımız yerlerden bu tarz alışverişler yapmamak bu çok önemli. Kart limitlerimizi çok minimum seviyelerde tutuyor olabiliriz. Günlük harcama limitlerimiz çok az ve küçük olabilir. Bu da herhangi bir dolandırıcılığa karışırsak doğrudan en düşük parayı kaybetmiş oluruz tüm hesabımızdaki para kaybolmamış olur" diye konuştu.

Görüntü Dökümü: --------Siber Güvenlik Uzmanı Osman Demirci ile röportajMuhabirin anonsu-Vatandaş ile röportaj-Ele geçirilen pos cihazları ve dijital materyallerden görüntü-Genel ve Detaylar

=====================

5 - ŞEHİT POLİS ULAŞ, TOKAT'TA SON YOLCULUĞA UĞURLANDI

Fatih YILMAZ-Halil İbrahim YEL/TURHAL(Tokat), - Sancaktepe'de çim sulama fıskiyelerinden yola akan su nedeniyle kullandığı motosikletin kontrolünü kaybettiği kazada şehit olan polis memuru Ali Ulaş (50), memleketi Tokat'ın Turhal ilçesinde toprağa verildi.İstanbul Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nde görevli, Musa ve Fadime çiftinin 5 çocuğundan 3'üncüsü, evli ve 2 çocuk sahibi Ali Ulaş, önceki gün Sancaktepe ilçesi Anadolu yolu Samandıra gişeleri bağlantısında, motosikletle görev sırasında fıskiyelerden akan su nedeniyle kayganlaşan zeminde kaza geçirdi.

Ulaş, kaza sonrası yaralı olarak kaldırıldığı Dr.Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak, şehit oldu.Ulaş'ın cansız bedeni, dün akşam saatlerinde, memleketi Tokat'ın Turhal ilçesine getirilerek, hastane morguna konuldu.

Bugün öğle saatlerinde morgdan alınan Ulaş'ın cenazesi, Turhal Belediyesi'ne ait araçla törenin yapılacağı Cumhuriyet Meydanı'na getirildi.Törene katılan şehidin annesi Fadime Ulaş ile eşi Beyhan Ulaş, gözyaşlarını tutamadı. Şehidin eşi Beyhan Ulaş ise polislerin desteğiyle güçlükle ayakta durabildi.İlçedeki cenaze törenine İçişleri Bakanı Yardımcısı Sabri Erdil, AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt, MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, Tokat Vali Vekili Mehmet Gödekmerdan, Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, 48'inci Piyade Eğitim Alay Komutanı Rıfat Dönel, İl Jandarma Komutanı Hidayet Arıkan, İl Emniyet Müdürü Göksel Topaloğlu, ilçe belediye başkanları, şehidin yakınları ve yaklaşık 5 bin kişi katıldı. İl Müftüsü Yardımcısı Cabir Çelik'in kıldırdığı namazın ardından şehidin tabutu, tekbirler eşliğinde cenaze aracına taşındı. Şehit polis memuru Ali Ulaş, Asri Mezarlığı'nda gözyaşlarıyla toprağa verildi.

Görüntü Dökümü-----------Törenden görüntüler-Şehidin yakınlarının üzüntüsü-Cenaze programına katılanlar-Cenaze namazının kılınması-Uğurlanışı-Şehidin fotoğrafı

===============

6 - ÜMRANİYE'DE TEKSTİL ATÖLYESİNDE YANGIN

Haber-Kamera: Murat KORKMAZ/ İstanbul, - ÜMRANİYE'DE 4 katlı bir binanın 4'ncü katındaki tekstil atölyesinde yangın çıktı.Yangın saat 15.30 sularında Ümraniye Koç Yiğit Sokak'ta meydana geldi. 4 katlı bir binanın 4'ncü katındaki tekstil atölyesinde, henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı.

Olay, yerine çok sayıda itfaiye ekipleri sevk edildi, binanın elektrik ve doğalgazı kesildi. İtfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucunda yangın kısa sürede söndürüldü.Tekstil atölyesinin bayram tatilinde olması nedeniyle yangında ölen ya da yaralanan olmazken, maddi hasar meydana geldi.

Görüntü Dökümü: -----------------------İtfaiye ekipleri müdahalesi-Detaylar

7 - BEYOĞLU'NDA METRUK BİR BİNADA ERKEK CESEDİ BULUNDU

Zeki GÜNAL/ İstanbul, - BEYOĞLU'nda metruk binada Türkmenistan uyrukluk bir kişinin cesedi bulundu.Polis tarafından ölümü şüpheli görülen ceset savcı incelemesinin ardından Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.Beyoğlu Kalyoncu Kulluğu Mahallesi Kömürcü Zeynel Sokak üzerinde bulunan metruk bir binadan gelen kötü kokular üzerine, çevredekiler durumu polise bildirdi.

Olay yerine gelen polis ekipleri binanın giriş katındaki merdivenlerde hareketsiz yatan kişiyi görünce sağlık ekiplerine haber verdi.Olay yerine gelen sağlık ekipleri kişinin tahmini iki gün önce öldüğünü belirledi.

Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasında cesedin Türkmenistan uyruklu Shakir Penjiyev (32) olduğu tespit edildi.Savcı incelemesinin ardından Penjiyev'in cesedi Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.Polisin olay sonrası başlattığı soruşturma sürerken, Türkmenistan uyruklu bir kişi ifadesine başvurulmak üzere polis merkezine götürüldü.

Görüntü Dökümü: ------------------Olay yeri-Polis ekipleri-Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmaları-Olay yerindeki sağlık ekipleri-Cesedin binadan çıkarılması-Cesedin cenaze aracına alınması-Genel ve detay görüntüler

Kaynak: DHA

İlgili diğer haberler

Dha Yurt Bülteni-9
Ocak-şubat: Gayrinakdi para dolaşımı hacmi 1,7 milyar manatı aştı
Türkiye Bilişim 500 araştırmasında Technopc'ye birincilik ödülü
Agzıbirlik Tilsimatı, kamu satış noktalarına modern ekipmanlar sağlıyor
Fidye yazılımları her ay 10 terabayttan fazla veri çalıyor
Ukrayna Savaşı, Çin ile Rusya'nın Batı'ya karşı saflarını sıklaştırdı